Türkiye’nin
en karanlık yılları, olarak nitelendirdiğim yıllar birçok aydının öldürüldüğü
ve birçok önemli isminde şüpheli kazalardan öldüğü yıllar.


Bu
cinayetten sonra 24 Ocak 1993 günü Cumhuriyet gazetesi yazarı Uğur
Mumcu’nun arabasına koyulan bombanın
patlamasıyla ölmesi karanlık günlerin devam ettiğini bir kez daha hatırlattı. Mumcu’nun
öldürülmesi ülke genelinde büyük bir
hüzne sebep olmuş ve her kesimde farklı tepkilere neden olmuştur. “İslami
Kurtuluş Örgütü” ün üstlendiği cinayetin, üzerinden 20 yıl geçmesine rağmen
failleri hala bulunamadı.
Özellikle
son yazılarında PKK- uyuşturucu- Uluslararası istihbarat örgütleri arasındaki
bağlantılarını inceleyerek Kürt sorunu üzerine araştırmalar yapan Mumcu’nun
ölümü zihnilerde birçok soru işareti bıraktı. Mumcu’nun öldürülmesinden sonra
Prof. Dr. Mahir Kaynak: “Çok şeybiliyordu” şeklinde açıklama yaptı. Doğu Perinçek ise; “ CIA’nin Türkiye
mesajı” diyerek
dikkatleri suikastin dış bağlantılarına çekmişti.Özellikle
Kürt meselesinin çözüme ulaşması beklenen 1992-1993 senelerinde üst üstüne
gelen iki önemli cinayet, kürt sorununun
demokratik yollarla çözülme olasılığını daha da düşürmüş ve ilerleyen günlerde
yaşanacak olaylar ile Türkiye’yi siyasi ve toplumsal bir karanlığa sürüklemeye
devam etmiştir.
“En
Karanlık Yıllar: 1992-1993” başlıklı yazımın diğer bölümlerini sizlerle bir
yazı dizisi olarak paylaşacağım.
Melek GEDİK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder