13 Ocak 2013 Pazar

Tek ODTÜ’lüler mi Nietzsche okuyor?

Arkadaşlar son günlerde facebook’ta dikkatimi çeken bir şey var.ODTÜ’lü öğrenciler ile İmam-Hatipli öğrenciler arasında kıyaslar yapılıp, bir takım karikatürler paylaşılıyor. Ve hatta şöyle bir kare gördüm; imam-hatipliler sadece kutsal kitabımız Kuran-ı Kerimi okuyorlar, ODTÜ’lerde sayfalar dolusu kitap. Böyle bir kıyas yapanlar neyin kafasındalar , bilmiyorum ama durum vahim. Ben ODTÜ’lü değilim. İstanbul Üniversitesi öğrencisiyim hatta bir imam- hatip mezunuyum. İnancımız gereği bizim ilk rehberimiz ve en değerli kitabımız Kuran-ı Kerimdir. Ama mukaddes kitabımızın yanında ilim içeren bütün kitaplar başucu kitabımızdır. Kuran’ın ilk ayetinin “ikra” olmasının ve efendimizin “İlim Çin’de de olsa alın” hadisi üzerine bir müslümanın ilime ve bilgiye verdiği önem aşikardır. Yani arkadaşlar merak etmeyin bir imam hatipli olarak biz sadece Kuran okumuyoruz. Biz ilim için yeri geldiğinde tuğla tuğla kitaplar deviriyoruz. Hatta isterseniz bir imam-hatiplinin kütüphanesini anlatayım .Size okuduğum ve kütüphanemde yer alan kitaplardan bahsedeceğim.
Machiavalli- Hükümdarı, 1984- George Orwell, Darağacında 3 fidan- Nihat Behram,
Suya yazı yazmak- Muhiddın Şekur , Foucault- Hapishanenin Doğuşu,
Amak- ı hayal- Filibeli Ahmet Hilmi, Frank Kafka – Dönüşüm , Karanlığa Okunan Ezanlar – Nihat Genç, Nietzsche- Böyle Buyurdu Zerdüşt, Son Devrin Din Mazlumları- Necip fazıl , Sokrates’in savunması,
Devlet- Platon, Alevilik nedir- Mehmet Kırkıncı, Bir Başka açıdan Kemalizm- Abdurrahman Dilipak
Nazım Hikmet- Memleketimden İnsan Manzaraları
Arkadaşlar bir İmam- Hatip mezunu felsefeden tasavvufa, siyasetten tarihe bir çok kitap okuyor. Yazdıklarım sadece bir fikir oluşturması için birkaç örnek.Yoksa bu liste daha uzun...
Postmodernizm akımın temsilcisi birçok yazarında kitabını okudum. Hatta bir imam- hatipli “ne yapar, ne okur” diyorsanız bu konu ile ilgili de keyifli bir sohbet yapabiliriz. Kitap listem kadar film listem de doludur. Hatta bu sohbeti Türkiye sinema tarihi hakkında bile yapabiliriz.Sadece Hollywood filmlerini izleyenler değil; Soyvet rusya, Japon, İran sineması filmlerini izleyenlerle sinemayı konuşabilirim.
Malesef bu şekilde bir yazı yazmak istemezdım lakin eleştirilerin konuşarak değil de arkadan sövülerek yapıldığı bir dönemde bende sövmeden, konuşarak birbirimizi tanıyalım diyorum arkadaşlar. Şu soru aklınıza gelebilir. “Senin gibiler çok az”. Önyargısız,safiyane niyetlerle bakarsanız böyle insanların çok fazla olduğunu görürsünüz. Uzun lafın kısası; önyargısız bir gençlik temenni ediyorum.
Kitap okuyan,eleştiren,ilim sahibi öğrenciler ODTÜ'den ibaret değil. Yeter ki bakmasını bilelim..


* Fotoğraf : Facebook  'Merhaba Aydınlık' sayfasından alıntıdır.


Melek GEDİK

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder